Şükriye Ercan
21 Temmuz 2025, 17:31 | Ülke
Lütuf Değil Hak, Yardımcı Değil Özne: Alevi ve Kürt Halkları Dizayn Edilemez (Şükriye Ercan)
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Cumhurbaşkanı’nın iki yardımcısı olsun; biri Kürt, diğeri Alevi olsun” sözleri, halk iradesine karşı kurulmuş bir vesayet çağrısıdır. Bu açıklama, temsil değil tasarımdır. Temsiliyet değil dizayndır. Ve bu dizaynın amacı; Alevileri ve Kürtleri kendi kimliklerinden koparmak, sistemin yedeği hâline getirmektir.
Ancak unuttukları çok şey var!
Aleviler bu topraklarda yüzyıllardır katliamdan geçirilmiştir. Dersim’de uçurumdan atılmış, Sivas’ta diri diri yakılmış, Maraş’ta komşusunun evine sığınmışken kurşunlanmışlardır. Ama boyun eğmemişlerdir. Cem olmuşlar, deyiş tutmuşlar, aşk ile meydan okumuşlardır. İnkarcı, imhacı, asimilasyoncu devlet aklına ne alkış tutmuşlar ne de onun uygun gördüğü ‘temsil’ makamlarında yer almışlardır. Çünkü bilirler ki, iktidarın verdiği temsiliyet aslında bir denetim aracıdır.
Kürt halkı desen, bu ülkenin en ağır bedellerini ödeyen topluluktur. Binlerce köyü yakıldı, dili yasaklandı, liderleri zindana atıldı, çocukları sokak ortasında vuruldu. Ama Kürt halkı, her şeye rağmen dimdik durdu. Ne tankla ne kayyumla ne de Bahçeli’nin lütfuyla susturulabildi.
Şimdi Bahçeli çıkıp “birini Alevi, birini Kürt yapalım” diyor. Kimi kime atıyorsun? Bu halkların temsilcileri zaten var! Yüz binlerin oyuyla seçilmiş, mücadeleyle var olmuş temsilciler… Sen onları ya cezaevine koyuyorsun ya görevden alıyorsun ya da linç ediyorsun. Halkın iradesiyle sorunu olanlar, vitrin temsiliyetine sığınıyorlar. Çünkü özle yüzleşmekten korkuyorlar.
Halklar, atanmış birer yardımcı olmayı değil, eşit yurttaş olarak ortak yaşamı kurmayı hedefliyor. Devletin uygun gördüğü koltuklarda oturmak değil, kendi mücadelesiyle kurduğu geleceğin öznesi olmak istiyor. Bahçeli’nin önerisi halklara hak vermek değil, onları şekillendirme çabasıdır.
Aleviler ve Kürtler, yalnızca bir etnik ya da mezhebi temsil değil, bir tarih, bir direniş, bir alternatif yaşam biçimidir. Onlar bu sistemi dönüştürmek için vardır, ona eklemlenmek için değil.
Bir halkın yanına bir “yardımcı” koyarak sistemin vicdanını temizleyemezsiniz. O halkın vicdanında çoktan mahkûm olmuşsunuzdur.
Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!
Yazarın Diğer Yazıları
- HUKUK VE ŞİDDET ÜZERİNE SESLİ DÜŞÜNCELER (Şükriye Ercan)
- Hesap Verilmeyen Hafıza: Maraş’tan Sivas’a, Failler Ölse de Suç Yaşıyor (Şükriye Ercan)
- Meşruiyetin Gölgesinde: Hileli Seçimlerden Çıkar Gerçekliğine ve Kürtlerin Geleceğine Dair (Şükriye Ercan)
- SEMBOLİK ŞİDDET: ŞİDDETİN EN USTACA HALİ (Şükriye Ercan)
- Hatırlamak Direnmektir: Çorum Katliamının 45. Yılında (Şükriye Ercan)
