Mehmet Güzel
06 Nisan 2024, 19:06 | Dünya
KEMAL BAYRAM’IN ARDINDAN (Mehmet Güzel)

Kemal Bayram’ı Paris’ten Antakya’ya uğurlama töreninde yapılan konuşma:
Değerli dostlar!
Burada çok değerli bir insanı sonsuzluğa uğurlamak için bir araya geldik. Kemal Bayram hocamız ömrünü devrimci mücadeleye adamış önemli bir değerimizdir.
O siyasal mücadele tarihimiz boyunca örgütlü mücadelemizin en aktif ve en üretken lider kadrolarımızdan biri olarak saflarımızda yerini aldı. 1975’lerden son nefesini verdiği ana kadar örgütlü siyasal mücadelenin bir neferi olarak yoldaşlarıyla birlikte kararlıca yürümeye devam etti.
Kemal Bayram yoldaşımız diğer yoldaşlarımızla beraber Antakya’daki öğretmen örgütlenmesinin ve diğer legal mücadele alanları çalışmalarının öncülüğünü yürüttü. O bir öğretmendi. Ama Milli Eğitim Bakanlığı kadrosunda iyi bir öğretmen olduğu gibi, devrimci siyasal mücadele alanında da iyi bir öğretmendi. Her iki alanda yüzlerce öğrenci ve devrimci yetiştirdi.

Antakya’da devrimci siyasal mücadelenin bu kadar kitleselleşmesinde diğer devrimci önder yoldaşlarımızın payı olduğu kadar Kemal Bayram hocamızın payı da belirleyici olmuştur. Antakya’da devrimci siyasal mücadelenin bir siyasal hareketin ismiyle anılacak kadar etkin olmasında başka önder yoldaşların yanı sıra Kemal Bayram’ın da çok büyük payı vardır.
Kemal Bayram’ın etkisi sadece o bölgeyle de sınırlı değildir. Örgütlü mücadelede üstlenmiş olduğu sorumluluk gereği Türkiye çapında mücadelenin yükseltilmesinde önemli paya sahiptir.
12 Eylül faşist askeri cuntasının bütün ülkemizi koyu karanlık bir zulüm mengenesi altına aldığı zaman başka birçok devrimci yoldaşımız gibi Kemal Hoca’nın da payına sürgün düştü. Ve ardından aslında kendileri vatansız ve kansız olan ve vatandaşlığı basit bir kayıttan ibaret zanneden cuntacılar Kemal Hoca’yı “vatandaşlıktan attı”! Ama O, sürgün olduğu her yerden vatanının ve halkının özgürlüğü için mücadele etmeye devam etti.

Kemal Bayram Ortadoğu’da, Filistin’de, Kore’de ve Avrupa ülkelerinin tümünde Türkiye devrim mücadelesinin gerektirdiği her alanda ve her düzeyde bir sorumlu ve yetkili lider olarak aktif mücadelemiz içinde yerini aldı. O aynı zamanda devrimci mücadeledeki dağınıklığa karşı da mücadele etti ve bu anlamsız dağınıklığın giderilmesi, devrimci örgütler arasında birliğin sağlanması için çok çaba sarf etti. Faşizme Karşı Birleşik Direniş Cephesi’nin kurulmasında, bu cephe dağıldıktan sonra Devrimci Birlik Platformu’nun kurulmasında diğer yönetici yoldaşlarımızla birlikte önemli çalışmaları oldu.
O, ülkemizdeki bütün halkların özgün renkleriyle ortak devrim hedefine akması gerektiğini savundu ve bunun mücadelesini verdi. O bir enternasyonalistti… O Türkiyeliydi… Ama aynı zamanda O Entekyeliydi! Memleketinin kültürünü, lezzetini, dokusunu, kadim tarihini ve renkliliğini asla yitirmedi.
Kemal Bayram örgütlü mücadelesine ve yoldaşlarına sarsılmaz bağlarla bağlıydı. Faşist devlete karşı mücadelesini kararlılıkla sürdürdüğü gibi örgütsel yapısına ve yoldaşlarına karşı yürütülen ahlaksız karalama ve saldırılara karşı her daim dimdik yoldaşlarının ve örgütsel yapısının yanında durdu, karalamalara ve çamur atmalara karşı kararlıca tavır takındı.

Dünyada sistemler çöktü, örgütler darmadağın oldu, mücadelenin kriterleri ve seyri değişimler yaşadı. Ama yeni koşulların çözümlemeleri ışığında ve yeni koşullara göre mücadelenin gerektirdiği çizgiyi yakalamak ve mücadeleyi yükseltmek için son nefesine kadar yoldaşlarıyla beraber olmaya devam etti. O her hafta yaptığımız on-line toplantılarımıza hasta yatağında oksijen kabloları ve yaşam aletlerine bağlı olduğu zamanlarda bile katılmaya özen gösteriyordu. Biz boşuna “devrime adanmış bir ömür” demiyoruz. O her şeyiyle bütün yaşamını ve varlığını ülkesine, ülkesinin ve halkının kurtuluşuna adamış olmanın bir timsalidir.
Ve şimdi onurlu ve gururlu bir yaşamın sonunda sürgün olduğu bu diyarlardan o çok sevdiği ve uğruna bir ömür harcadığı memleketine uğurluyoruz. Kurtuluşu için ömrünü mücadeleyle harcadığı ama hep ona hasret kaldığı memleketine!..
Kendisinin memleketine hasret olduğu kadar memleketi de ona hasrettir. Yetiştirdiği öğrencileri, meslektaşları, dostları ve hepsinden öte yoldaşları ona hasret. Adım adım mücadele ettiği Antakya’nın sokakları ve meydanları ona hasret. Memleketinin toprağı, havası, kekik kokan dağları hasret. Şimdi o topraklara kavuşuyor Kemal Hoca. Yoldaşları, dostları ve tüm sevenleri onu karşılamaya hazır. Onu bağırlarına basıp efil efil çam ve kekik kokan memleketinin topraklarıyla ebedi istirahatine uğurlayacaklar.
Uğurlar olsun Kemal yoldaş. Gözün arkada kalmasın; yoldaşların senin özlemlerin, düşüncelerin ve doğruların istikametinde mücadeleni devam ettireceklerdir. Senin ömrünü, anılarını ve mücadeleni kendimize örnek alacağız ve mevcut koşulların gerektirdiği doğrultuda mücadelemizi daha da ileriye taşıyacağız. Anıların ve mücadelen bizlere her daim rehber ve motivasyon kaynağı olacaktır.

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!
