Atak Logo

Atak Menü

Rıza Aydın

Rıza Aydın

15 Ocak 2025, 20:03 | Dünya

ALEVİLER NASIL KURTULUR? (Rıza Aydın)

screenshot_2025-01-15-12-58-02-187-edit_com5351103605183052289

 

Ön açıklama:

 

Aşağıdaki yazıyı 7 yıl önce, 2018 yılında, o günlerin aktüel tartışmalarına cevap olması için yazmıştım.

 

Günümüzde Suriye’de şu açığa çıktı; Suriye’deki Kürtler bir coğrafi bölgede yaşıyorlar. Kendilerini koruyan örgütlü silahlı yapıları var, ayrıca bölgenin en etkili devleti olan ABD’nin onları himaye etmekte olduğu söyleniyor. Bu yüzden Kürtler kendi kendilerini koruyabiliyor. Kendileri kurtuluşları için özerklik, federasyon ya da bağımsız bir devlet olabiliriz, diyebiliyorlar. Ya Aleviler böyle mi? …

 

Aleviler kendileri için bütün ülke genelinde laik, demokratik, çoğulcu, çağdaş sosyal bir hukuk devleti olmasını istiyorlar; bu noktada Suriye’deki Aleviler ile Ermenilerin durumu, konumu, talepleri birbirine benziyor. Marx, Kapital’de İngiltere’yi anlatmış sonra da ülkesi olan Almanya’ya dönüp, “anlatılan senin de hikayendir” demiş ya, ben de ülkemizdeki Aleviler için aynı şeyi söylüyorum.

 

Bu süreçte Kürt arkadaşlarla şunları konuşmamız da gerekiyor: Suriye’de Kürtlerin hakim olduğu bölge, özerk, federal yada bağımsız, ne olursa olsun orada Alevilerin konumu nasıl olacak? Geçtiğimiz sene Süleymaniye’de kışkırtılan halkın içki içilen, içki satılan yerlere saldırıp tahrip ettiklerini duymuştum. Bir prototip olan Süleymaniye’de laik, demokratik, sosyal hukuk sistemvari bir sistem mi var? Kürtler hayallerine kavuşunca Aleviler için nasıl hayaller kurduklarını da bilip, konuşmalıyız.

 

7 Ocak 2025

 

____________________________________________________

 

“Kurtuluş Yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz.”

 

Eskiden bu sloganı atardık, doğruydu da bu.

 

Türkiye toplum kesimleri bir birine mahkum.

 

Biz Türkiye’de Alevistan kurmayacağız, böyle bir hayalimiz hiç olmadı, bu yüzden tek başımıza kurtuluş nasıl olacak? Bu mümkün değil. Bu konuda Alevilere örnek olacak Almanya özeli kadar Avrupa genelinde de Yahudilerinin durumudur.

 

Almanya’daki Yahudiler tek başına mı kurtulmuşlar? Almanya’da yaşayanlar önce bunu düşünsünler. Almanya’da Yahudiler nasıl kurtulduysa Aleviler de aynen öyle kurtulabilirler.

 

Almanya’nın tümüne demokrasi gelmiş, sosyal hukuk devleti oluşmuş, hatta Avrupa’nın tümünde toplumsal zihniyet değişmiş, orada ezilen horlanan halklar, vs. bu sayede kurtulmuşlar.

 

Bu yüzden Aleviler olarak mutlu olmak, ülkede huzur içinde yaşayabilmek için Sünni komşumuzu da değiştirebilmeliyiz, çünkü biz onlarla birlikte bu ülkede, bu sokaklarda birlikte yaşadık, birlikte yaşayacağız.

 

Bu yüzden kimi arkadaşlarımızın zaman zaman söylediği, “ey Muaviye soylu ya da Yezid’in tohumları” vb. gibi söylemin neye hizmet edeceğini düşünmeleri gerekir. Söylemimiz eylemimize uygun olmalıdır; bu dil yanlış bir dil. Teşbihte (benzetmede) hata olmaz derler. Mesela Almanya’da solcu bir politikacı, “Ey Hitlerin torunları ya da tohumları” diye konuşmalar yapsa, Alman toplumunun tepkisi ne olur? Avrupa’dan gelenlerin bunları düşünen bir üslupla konuşmaları gerekmez mi? Bizler bir dala dokununca kırk dalın incinebileceğini düşünerek yaşamalıyız.

 

Bu ülke bizim, biz bu ülkede, bu insanlarla hep birlikte yaşıyoruz, bundan sonra da böyle hep birlikte yaşayacağız. Bizim kurtulup mutlu olmamız için bu insanların da değişmesi gerek.

 

 

screenshot_2025-01-15-12-56-52-039-edit_com5156841549697374383

 

Bu yüzden, Alevilerin izleyeceği politikayla, Kürt devrimcilerinin izleyeceği politika birbirine benzemez, benzemiyor. Kürt devrimcisi gerekirse ben ayrılıp Kürdistan’ı kurarım, öyle kurtulurum, diyebiliyor. Alevi böyle diyebilir mi? Diyemez!

 

Bizim Aleviler ise ne Alevistan kurabilirler ne de özel bir Alevi rejimleri var, yani özel bir Alevi şeriatı yok.

 

Bizler Avrupa’daki gibi laik, demokratik, evrensel insan haklarına saygılı bir toplumsal sistem kurarsak – kurulursa, o zaman hep beraber kurtuluruz. Bu yüzden dilimiz, söylemimiz buna uygun olmalıdır.

 

Bu yüzden bizler konuşurken Türkiye’de yaşayan herkese hitap etmeliyiz.

 

Günümüzde Alevinin, Aleviliğini en iyi şekilde yaşadığı, mutlu olduğu yer neresi?

 

Bunu herkes kendi kendine düşünüp, kendi kendine sormalıdır.

 

Günümüzde, Alevinin Aleviliğini en özgürce yaşayıp mutlu olduğu yer, Avrupa’nın laik, demokratik, sosyal hukuk devletinin olduğu ülkeleridir; yani İngiltere, Almanya, Fransa, İsviçre gibi ülkelerdir.

 

Peki bu, neyin sayesinde böyle oldu? Oralardaki sosyalistlerin, işçi hareketlerinin kazanımları sonucu var olan laiklik ile demokratik haklar sonucu, evrensel insan haklarına saygılı ortamların yaratılması sonucu oluşan bu demokratik rejim sayesinde böyle oldu.

 

Türkiye’de bu ülkeler gibi laik, demokratik olursa herkesle beraber Aleviler de kurtulur. Hal böyleyse -ki aynen böyledir, o zaman dilimiz, söylemimiz, halimiz, eyleminiz buna uygun olmalıdır.

 

Şu hakikati iyice anlayıp bilincimize kazmalıyız; Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz.

 

Yurt dışına çıkanlar istisnadır, onlar kurtuldu. Bizim de kurtulmamız için onlar gibi olmaya çalışmalıyız.

 

18 Ocak 2018

 

_________________________________________________

 

 

Rutin Not: Makaledeki fikirler yazarı bağlamaktadır, ATAK dergisinin görüşlerini yansıtmayabilir.

Paylaş:

Yorumlar (0)

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!