Atak Logo

Atak Menü

SEÇİMLERDE HALKIN ZAFERİ (Mihrac Ural)

07 Nisan 2024, 19:03 | Yazar: Mihrac Ural | Kategori: Ülke
SEÇİMLERDE HALKIN ZAFERİ (Mihrac Ural)

 

Seçimler zaferle sonuçlandı. Uzun zamandır beklenen bu sonuçlar esasında başlangıç olarak ele alınabilir. Buradan başlamak gerekir. İktidarın zorbalığını, ekonomi bilmezliğini ortaya koyarak ve onu muhalefete düşürecek bir ilk adım olarak ele alınmalıdır. Ülkenin yüzde yetmişine yakın muhalefetin eline geçmesi, iktidarın artık egemenlik sürecinin sona erdiğini göstermektedir. Erdoğan, yolun sonunu gördü ve kendi çevresini yıktı. Eski çevresi olduğu gibi kalacaktır, yenisini kurma şansı da yoktur. Bu çevreye, vurulunca her darbe, kendi kendine indirilen bir darbe olacaktır. Ama esas olarak bu çevrenin hazin sonucu muhalefetin güçlü elleriyle gerçekleşecektir. 

 

 

Erdoğan özellikle İstanbul’u ele geçirmek üzere hamle üzerine hamle yaptı. Tüm Bakanlarını İstanbul’a yolladı, adayı Murat Kurum’u her açıdan ve devletin bütün olanaklarıyla destekledi. Alacağı sonuç büyüktü ama halkın iradesi buna geçit vermedi. İstanbul öylece çöktü. İstanbul tek değildi Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Mersin gibi dev alanlar da çöktü. Bunu diğer iller takip etti. Önceki makalemde bu alanlara dikkat edilmesi gerektiğini izah ettim. Zafer işte bu alanların düşmesiyle gerçekleşti. Zafer Kürdistan’da da kendini beyan etti. Orada DEM Parti hakkı olanı alarak bölge illerinde silme bir sonuçla başarılara imza attı. 

 

 

Türkiye genelinde gerçekleşen bu dönüşümün Hatay’da da kendini göstermesi gerekirdi. Oylar yeniden sayılmaya başlandı. Hatay’da galibiyet muhalif güçlere aitti. CHP’nin hakkıydı. Yapılan oyunlar, bu seçimlerde haklı galibiyeti engellese de sonuçta Hatay halkı haklı bir tercihte bulunarak sonuç almaya çalıştı. CHP’nin adayı olan Lütfü Savaş’ın bütün olumsuzluğuna rağmen sırf AKP’ye mevzi kazandırmamak için kerhen de olsa AKP karşısındaki adaya destek verdi. Ama iktidarın devlet olanakları devreye sokulduğunda kritik bir dengede olan oylar iktidar lehine çevrildi. Suriyeli göçmenlerin oyları ya da oyunları bu haklı kazancı engellemeye yetmeyecektir. Sonuç ne olursa olsun Hatay dev bir kale olarak köklerinde İlhaka karşı tavır alanların da etkin katılımı kendini gösterecektir. 

 

 

Ülke genelindeki bu haklı galibiyetlerin halk nezdinde bir beklentisi olacaktır. Belediyeler onurlu ve halktan yana tavırlarıyla Türkiye’nin ikinci yüzyılına yaraşır bir faaliyetle işlev görmelidir. İşte o zaman gerçek zafer ve halkla bütünleşen kazanımlar olacaktır. 

 

 

Alttan gelen bu haklı kazanım bölgemiz açısından da önem taşımaktadır. Türkiye, kuruluş döneminde bölgenin bataklığına karşı duyarlılık göstermiştir. Bölgede ortaya çıkan tüm gelişmelere karşı açık bir tutum takınarak uzakta kalmıştır. Şimdi ise tam tersi bir pozisyonda tüm bölge işlerine burun sokmak ve sonuçta tüm bölge devletleriyle düşman olma durumuna düşülmüştür. Milliyetçi işgal ve faşist İslami yönetim Türkiye’ye hiçbir kazanç sağlamamıştır. Akdeniz’de turlayan petrol araştırma gemileri limanlara çekilmek zorunda kalmıştır. Karada ise Irak ve Suriye’de tarihin en kapsamlı ve en derin düşmanlıklar yaratılmış ve savaş hallerine sürüklenmiştir. Ülke tarihinin hiçbir döneminde olmayan bu halleri düzeltmek artık gerçek anlamada bir zaferi gerekli kılmaktadır. Erdoğan, 20 yılı aşkın zamandan beri uyguladığı bu savaş politikalarıyla, bölgede barış ortamını yakalamayacaktır. Mısır’da olduğu gibi, küfür ettiği devlet başkanlarıyla el etek öperek barışmak, devletler arasında barış anlamına gelmemektedir. Bu politikalar gerçek barışı inşa edemez. 

 

 

Bu seçimlerin zaferi Türkiye halklarına bölge barışı için de önemli bir fırsat yaratmıştır. AKP çöküşe geçmiş durumdadır. Aslında bu çöküş çoktan beri başlamış ve AKP diktatörlüğünü zorlamaktadır. Bu nedenledir ki MHP, Hüda-Par, Yeniden Refah Partisi gibi ufak tefek partilerin kıytırık oylarına ve desteklerine ihtiyaç duyuyordu. Bu partilerin sağlayacağı ufak katkılar için büyük siyasi tavizler vermek zorunda kalmıştır. Bunlar bir yana, tek adam diktatörlüğünün hak, hukuk ve kural tanımaz yöntemlerle  devletin bütün olanaklarını kullanarak hakimiyetini sürdürmeye çalışıyordu. Ama artık yolun sonuna gelindi. AKP yokuş aşağı bir yuvarlanma halinde. Ve hiçbir önlem AKP’yi bu çöküşten kurtarmaya yetmeyecektir. Ülke içinde kazanılan bu zafer bölge içinde temel bir zafer atılımı olacaktır. Gelecek seçimler Erdoğan’ın hükmüne son verecek ve bu karanlık devir sona erecektir. Bu durum elbette ki haklarımız için yeterli bir kurtuluş sağlamayacak ama halklarımızın önündeki bu acil beladan kurtulmayı sağlayacaktır. Ondan sonra halklarımızın özgürlüğü ve demokratik dönüşümün mücadele ivmesi artarak devam edecektir. 

Paylaş:

Yorumlar (0)

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!