MADDE MADDE GÜNÜMÜZ PANORAMASI (Mehmet Güzel)

CHP’ye yapılan saldırılar hakkında:

- Bu olay CHP’nin iç meselesi veya CHP’nin farklı kutupları arasındaki çatışma değildir. AKP faşist diktatörlüğünün, CHP’ye karşı açık bir saldırısıdır. Bu saldırıda CHP içinden bazı onursuz kişileri amacı doğrultusunda kullanması bu gerçeği değiştirmez.

- Yargı yoluyla yapılan saldırılar hukuksal değil, baştan aşağı siyasidir ve bu anlamda haksız, hukuksuz olduğu kadar adaleti ayaklar altında çiğneyen uygulamalardır.

-CHP’nin dünya kadar hataları, yanlışları ve AKP öncesi dönemde devletin kurucusu sıfatına sahip olduğu açıktır. Ama bu durum şimdiki süreçte hukuksuz, haksız ve anti demokratik siyasal saldırılara maruz kaldığı gerçeğini değiştirmiyor.

-AKP siyasal tarihinin en kötü durumunu yaşıyor. Normal koşullarda iktidarda kalma şansı hiç kalmamıştır. Bütün bu saldırıları yapmasının esas nedeni budur ve bu yolla iktidarda kalmaya çalışmaktadır.

-AKP Kürt hareketinin muhalif duruşunu pasifize ederek, en azından aktivitesini asgariye çekerek ülkenin en kitlesel rakibini tasfiye etmeye çalışıyor.

- Bu koşullarda tarafsız kalmak saldırgana destek anlamına gelecektir. Sessizlik ve pasiflik AKP diktatörlüğüne ve onun kurumsallaştırmak istediği Siyasal İslamcı faşizmin oturtulmasına hizmettir.

-Haksız, hukuksuz saldırılara karşı çıkmak CHP’yi savunmak veya CHP’li olmak anlamına gelmez. Haksızlığa ve zulme karşı gelmek anlamına gelir ki bu, en asgari demokratik tutumdur.

-AKP’nin, devleti bütün kurum ve organlarıyla ele geçirmiş olduğu ve 12 Eylül faşist cunta döneminden bile daha geri ve daha despot bir sistem kurmakta olduğu, bu sistemi bir anayasa değişikliği ile kurumsallaştırmak istediği çok açıktır. Bu yolda Kürt hareketi dahil önünde engel olarak gördüğü kendi müttefikleri dışında herkesi tek tek tasfiye etmeye çalıştığı da açıktır.  

- AKP’nin kurmak istediği bu sisteme karşı olan herkes ve her siyasal hareket, parti ve örgüt AKP’nin zulmüne, uygulamalarına, saldırı ve hukuksuzluğuna karşı gücünü birleştirmeli ve aktif mücadele içinde olmalıdır. Devrimciler de buna dahildir, hatta özellikle de bu tespit devrimci yapılar için daha da elzemdir. Bu durumda kimsenin devrimciliğine halel gelmez, endişeye mahal yok! Bu dönemde en geniş Demokrasi Cephesi kurulmalı ve herkes kendi rengi, talebi ve hedefiyle bu cephede yer almalıdır. İlk hedef AKP’nin, kurmak istediği sistemle birlikte yıkılmasıdır. Ondan sonrasında her güç kendi yoluna devam edecektir. 

8 Eylül 2025