ALEVİ KATLİAMLARI (Mehmet Güzel)

15 Mart 2025 tarihinde İsveç’in ikinci en büyük kenti olan Göteborg’da Eğitim ve Dayanışma Hareketi Derneği’nin organize ettiği “Ortadoğu’da Neler Oluyor” konulu panelde ATAK DERGİSİ adına panelist Mehmet Güzel, “Suriye’de Alevi Katliamları” konusunda katliam görüntülerinden oluşan slayt eşliğinde İsveççe bir sunum yaptı. Konuşmanın Türkçesi aşağıdadır. Ertesi gün 16 Mart’ta yapılan Filistin’le dayanışma yürüyüşüne ise Suriye’deki ve Filistin’deki katliamlara dikkat çeken dövizlerle katılım sağlandı.

**************************************************************

Uluslararası emperyalist devletler Ortadoğu’yu yeniden şekillendirmek için Suriye yönetimini yıkma kararı aldı. Suriye yönetimini yıkmak için emperyalist ülkeler, terör örgütleri oluşturup Suriye yönetimine karşı vekalet savaşı yürüttü. Bu vekil terör örgütlerini siyasal İslamcı bir ideoloji ile oluşturdular. Bu Vahhabi Siyasal İslam ideolojisi nedeniyle Suriye’nin Beşşar Esat yönetimine karşı savaşan bu örgütlerin hepsi Alevi toplumuna da düşmandır. Bu terör örgütleri sadece Alevilere değil, Suriye’deki Dürzi, Ermeni, Hristiyan ve Süryani hatta seküler Sünni halklarına da düşmandır. Ama her zaman hedeflerinin odağında Aleviler olmuştur. 

Bu nedenle, Suriye yönetimine karşı savaşmaya başladıkları 2011 yılından itibaren Alevi halkına karşı büyük katliamlar yapmaya başladılar. 2012 ile 2016 yılları arasında altı adet büyük toplu katliamda binin üzerinde Alevi öldürüldü. Bunun dışında küçük saldırılarla daha küçük boyutlu katliamlarla binlerce Alevi öldürüldü. Bu katliamların çok büyük bir çoğunluğu, şimdi Suriye yönetiminin başında olan Golani’nin başkanlığındaki El Nusra terör örgütü yapmıştı. 

8 Aralık 2024 tarihinde Suriye yönetimi yıkıldı. Yeni yönetimi kuranlar, Alevileri ve Müslüman olmayanları düşman olarak gören ve Alevilere daha önce katliamlar yapmış olan güçlerdir. Bu nedenle yeni yönetim kurulduktan hemen sonra Alevilere karşı saldırılar başladı. Sistematik olarak her gün Aleviler öldürülmeye başladı. Alevilere karşı saldırılar çok boyutlu olarak yürütüldü; Onların kutsal mekanları yakıldı ve yıkıldı, inançlarına hakaret edildi. Evlerine, paralarına, mallarına ve araçlarına el konuldu. Bu halka küfür, hakaret ve işkence yapıldı. Yerlerde sürünmeye zorlandı, eşek gibi anırmaya, köpek gibi havlamaya zorlandı. Bu insanlar sorgusuz sualsiz olarak sadece Alevi oldukları için öldürüldü. Binin üzerinde kadın, cinsel istismar için kaçırıldı. Köyleri, evleri ve araçları yakıldı. 

Bu anlattığım uygulamalar Alevi halkının canını bezdirdi. 4 Mart 2025 tarihinde yine bir katliam amacıyla Lazkiye’nin Datur mahallesine baskın yapıldı. Bir kadın, kucağındaki çocuğuyla beraber öldürüldü. Ertesi gün 14 yaşında bir çocuk fırından ekmek alırken öldürüldü. Daha sonra aynı köyden 20 yaşında bir genci almaya geldiler. Köy halkı buna itiraz edince yeni Suriye yönetiminin askerleri bu genci öldürdü. Bu uygulamalara isyan eden köyün bir grup genci, dönüş yolundaki yönetim askerlerine saldırarak 13 askeri öldürdü. Bu olaydan sonra Suriye yönetim güçleri mahalleye toplu katliam yapmak üzere helikopter ve silahlı insansız hava araçları ile saldırı yaptı. Bu olayda kaç kişinin öldüğü kesin olarak bilinmiyor ama 100’den fazla olduğu biliniyor. 

Bu olaydan sonra Suriye’nin Golani liderliğindeki yeni yönetimi Alevilere karşı toplu saldırı emri verdi. Golani yönetiminin askeri güçleri Lazkiye, Tartus, Cable, Banyas, Hama ve Humus kentlerinde Alevilerin yaşam alanlarının hepsine karşı toplu saldırılara başladılar. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi raporlarına göre 6 Mart’tan şimdiye kadar 1500 Alevi öldürüldü. Yerel bazı kaynaklar ise son katliamlarda öldürülen Alevi sayısının 7 bin ile 10 bin arasında olduğunu söylüyor. 

AMAÇ NE? 

Libya ve Irak gibi İsrail’e karşı olan yönetimler yıkıldıktan sonra parçalanıp iç çatışmalarla meşgul edildi. Böylece bu ülkelerin toparlanarak yeniden güçlenmesi önlenmiş oldu. Suriye yönetimini yıkan emperyalist ülkeler aynı planı şimdi Suriye’de uygulamaya koydu. Farklı toplulukları birbiri ile savaştırarak kendilerine bir müdahale alanı yaratmaya çalışıyorlar. ABD, engelleyebilecek durumda olduğu halde Alevilere karşı yapılan katliamları engellemek için hiçbir şey yapmıyor. Bu tavrıyla ABD, İsrail’e müdahale alanı açmak istiyor. Katliamlar bütün vahşetiyle devam ederken İsrail adına bazı kişiler Alevi halkı arasında “Alevilerin tek dostunun İsrail olduğu ve katliamdan kurtulmak için İsrail’in himayesini talep etmek gerektiği” propagandası yapılıyor. Öyle anlaşılıyor ki katliamlardan bıkan Alevi halkını, İsrail’den himaye isteyecek duruma zorlamaya çalışıyorlar. Ancak Aleviler her şeye rağmen bu oyuna gelmiyor.