14 Şubat: Kapitalizmin Sevgilisi Değiliz! (Şükriye Ercan)
Dün her yer kırmızıya boyandı, çiçekçiler zam yaptı, çikolatalar havalarda uçuştu, restoranlar doldu, Instagram çiftler arası güç gösterisine sahne oldu. Bugünse? Bugün 15 Şubat… Çiçeklerin solduğu, çikolataların bayatladığı, restoranların boşaldığı, “aşk ekonomisinin” kısa devre yaptığı gün!
Peki, gerçekten bir güne sıkıştırılmış “aşk” mümkün mü? Ve neden bu aşkın fiyatı her yıl artıyor? Yoksa sevgililik, tıpkı diğer tüketim alışkanlıkları gibi sistemin bir oyununa mı dönüştü?
Kapitalizm, Sen Bizim Sevgilimiz Değilsin!
Sevgililer Günü, kapitalizmin en başarılı projelerinden biri. Neden mi? Çünkü aşkı ölçülebilir, fiyatlandırılabilir ve pazarlanabilir bir meta haline getirdi. Birini ne kadar sevdiğin, aldığın hediyenin markasıyla orantılı oldu. Çiçek almadıysan, romantizmin bitti. Takı almadıysan, ilişkine değer vermiyorsun. “Özel” menüye para vermediysen, “o da seni sevmiyor galiba…”
Ama işin komik yanı şu ki, tüm bu gösteriş, tüketim ve hediyeler sadece bir günlüğüne. 15 Şubat sabahı geldiğinde, ilişkiler kaldığı yerden devam ediyor—eğer devam edebilirse!
Kadın Bedeni Üzerinden Romantizm Pazarlaması
Bu işin bir de kadınları hedef alan boyutu var. Sevgililer Günü, yalnızca tüketimi körüklemiyor; aynı zamanda kadın bedenini de metalaştırıyor. Reklamlar, kadınları “hediye bekleyen” ve “mutlu edilmesi gereken” bir nesneye indirgerken, erkekleri de “veren el” konumuna sokuyor. Ama burada kimse sormuyor: Kadın gerçekten ne istiyor? Belki pahalı bir mücevher yerine eşitlik, belki gösterişli bir yemeğin yerine özgürlük, belki de “herkes gibi” olmamak istiyor…
Sevgiyi Tüketime Sığdırmayın!
Gerçek sevgi, kırmızı balonlarla süslenmiş bir restoranın, tek taş yüzüklerin ya da Instagram hikâyelerinin içine sıkıştırılamaz. Kapitalizm bize aşkı paketleyip satmak istese de, en güzel sevgi dayanışmadadır.
Bize ne Sevgililer Günü’nden! Biz hakların sevgilisi, özgürlüğün, adaletin, paylaşımın yoldaşıyız! Sevgimizi sadece bir güne değil, yaşamın her anına yayalım. Ve en önemlisi: Tüketim alışkanlıklarının belirlediği bir “sevgili” olmayı reddedelim!
Bugün 15 Şubat… Kapitalizmin balonları sönmüş olabilir ama gerçek bağlarımız, paylaştığımız mücadeleler ve yoldaşlıklarımız dimdik ayakta!
Yaşasın hakların sevgililiği, yaşasın kapitalizme inat dayanışma ve özgürlük!
Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!
